Yelken ve Deniz,bir yaşam tarzı olarak tanımlanması daha doğru oldugunu düşünüyorum.
insan denizde püfür püfür gezer ama biraz yalnız gezer. gezmeye başladı mı karada oturaklı olan
ne varsa sallanmaya başlar..........:
hava durumu,
sağlık,
moral,
yiyecek,
bilgi,
tatlı su,
otorite,
sosyal statü ...
herbiri karşısında hüküm yürütme gücü indirgenir, askıya alınır, ayraç içine sığdırılır...
Yelkenlisinin,kaptanı kraldır.......
Bir elde kader, bir elde hüner: yol gösteren yıldızlar var güzel, bulutlu günler için bile nefis
pusula var. telsiz de radar da . işte çare pergellerde, haritada,hesapta,
Deniz adamında, kendi başına düşünmek, bir sorunu kendi kendine önyargısız çözmek, varsayım yapmadan
sıfırdan akıl yürütmek, "bugün bu yöne gidersem, yarın nerede olurum? peki dün hangi yöne gittim ki bugün buradayım?"..
Demir alan bir tekne esaslı bir indirgeme yapar, hayat memat meselesi olan bir indirgeme, bir özgürleşme, bir riziko:
Bu sayede teknesinin kaptanı, kendi otoritesini gerekçelendirmek zorunda bırakır, gerekçelendirilemeyeceği yerde ne yapılacağını kestirip onun peşinden maceraya atılmaya zorlar,
Deniz insanın, yaşamının dörtte üçü sularla kaplıdır ya da macera'dan ibadettir:
her deniz insan şu ya da bu şekilde dünyayı okumalı.
Deniz adamı'nın ilginç ve uçta şartların yaşamı.
güzellikleri çok güzel,
zorlukları çok zor olan,
zaman geçtikçe denizci'nin farklı olmasına ve hiç bir yerde rahat duramamasına sebep
maviliklerin, kızıllıkların ve griliklerin arasındaki yaşamın ismi.
Deniz.....
Dünyayı görmek, görüp anlamak için bazı şeylerden vazgeçmek, "arka"daşın, dostun kıymetini bilmektir. bildiği kıymetin aynısını beklememektir. bir nevi maddiyatı sallamayıp maneviyatı özlemektir. kimsenin değer vermediğini değerli sayıp, herkesin değer verdiğini anlamamaktır. alçak gönüllülükte saklanmış böbürlenmektir denizcilik.
denizcilik varlıkta kıymet bilip, ayrıyken anlamaktır.
denizcilik ÖZGÜRLÜKTÜR..............
